Prof. Dr. Serbülent Gökhan Beyaz
Plazma Rich Platelet (PRP)
PRP Hastadan alınan az miktardaki kanın santifrujdan geçirilerek bileşenlerine ayrılması ve bu işlem sonucunda elde edilen platelet yönünden zengin plazmanın, yani yoğun miktarda trombosit ve büyüme faktörleri içeren kısmının, aynı kişiye doku yenilenmesini desteklemek amacıyla enjekte edilmesi işlemidir.
PRP ; uygulandığı bölgelerde kök hücreleri aktive ederek, doku yenilenmesi ve cilt gençleşmesine destek olan bir yöntemdir. Kişinin kendi kanı ile cilt gençleştirme ve doku yenilenmesi yan etki oluşmadan sağlanabilmektedir.
CGF (Konsantre Büyüme Faktörleri) – CD34 Kök Hücre Tedavisi Nedir?
Kök hücreler çeşitli rejenerasyon / yenilenme potansiyeline sahip olan, rehabilitasyonu yöneten hücrelerdir. Bu hücreler yoğun biçimde kişinin kendi kanından doğal yöntemlerle elde edilen büyüme faktörlerini içerirler.
CGF-CD34 tekniğinde aynı zamanda klasik PRP yönteminde elde edilene yakın PRP materyali de elde edilmektedir. PRP nin kullanıldığı tüm durumlarda uygulanır.
CGF-CD34 kanın iyileştirme potansiyelinin en yüksek olduğu kısımdır. Sadece dokuya direk uygulanmakla kalmaz, doktorunuz gerekli gördüğünde damar yoluyla da uygulanabilir.
CGF-CD34 son yıllarda giderek artan bir şekilde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Kozmetik ve Anti-aging olarak sıklıkla kullanılan CGF-CD34 sonraları kas iskelet sistemi hastalıklarında, kireçlenmelerde, yaralanmış bölge iyileşmesinde, yara ve yanık tedavisinde ve saç dökülmesinde de sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır.
CGF-CD34 solüsyonuna uygun dozlarda Ozon eklendiğinde hem iyileştirici hücre olan trombositle aktive olur, hem de iyileştirici madde olan Growth Hormon miktarı önemli ölçüde artar. Dokulardaki oksijen seviyesi yükselir ve dokularda yenilenme başlar.
Bazı kişilerde kısmi bir iyileşme olurken, bazılarında tam iyileşme gösterilmiştir. Birçok bilimsel çalışmalarda başarı oranının %80 – 85 oranında olduğu gösterilmiştir. Bazı çalışmalar uygulamadan 6-9 ay sonra bile iyileşme sürecinin hala devam ettiğini göstermiştir. Ancak doku hasarına yol açan nedenler ortadan kalkmadığı sürece, doğal olarak hasar tekrar oluşabilir.
Herhangi bir yan etkisi olmayan CGF-CD34 tedavisinde kişinin kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerji, hastalık bulaşma riski, doku uyuşmazlığı riski de bulunmamaktadır.
Uygulama sonrasında bölgede kızarıklık, morarma ve gerilme hissi olabilir, tedaviye gerek duymadan kendiliğinden iyileşecektir. Uygulama bölgesinin 4-6 saat süre ile yıkanmaması, temizlenmemesi önerilir.